Rusya nerede? Dili, Dini, Kültürü, Tarihi ve Haritası

Rusya Federasyonu
Российская Федерация (Rusça)
Rossiyskaya Federatsiya
Rusya Federasyonu
Rusya Federasyonu bayrağı
Bayrak
{{{arma_açıklaması}}}
Arma
Millî marş
Süre: 1 dakika ve 22 saniye.1:22
Rusya Ulusal Marşı
Государственный гимн Российской Федерации
Gosudarstvennıy gimn Rossiyskoy Federatsii
Rusya Federasyonu haritadaki konumu
Başkent
ve en büyük şehir
Moskova
Resmî dil(ler) Rusça
Tanınan bölgesel dil(ler) Çeşitli bölgelerde 27 bölgesel dil
Etnik gruplar (2021, Kırım dahil)
71.7% Rus
3.2% Tatar
1.1% Çeçen
1.1% Başkurt
22.9% diğer ya da belirtilmedi
Demonim Rus
Hükûmet Otoriter diktatörlük altındaki federal yarı başkanlık cumhuriyeti[1][2]
• Devlet Başkanı
Vladimir Putin
• Başbakan
Mihail Mişustin
• Federasyon Konseyi Başkanı
Valentina Matviyenko
• Devlet Duması Başkanı
Vyaçeslav Volodin
Yasama organı Rusya Federasyonu Federal Meclisi
• Üst meclis
Federasyon Konseyi
• Alt meclis
Devlet Duması
Tarihçe
• Rurik Hanedanı
862
• Kiev Knezliği
882
• Vladimir-Suzdal Knezliği
1169
• Moskova Knezliği
1363
• Rusya Çarlığı
16 Ocak 1547
• Rus İmparatorluğu
22 Ekim 1721
• Rusya SFSC
7 Kasım 1917
• Sovyetler Birliği
10 Aralık 1922
• Rusya Federasyonu
25 Aralık 1991
• Mevcut Anayasanın kabulü
12 Aralık 1993
Yüzölçümü
• Toplam
17.098.246 km2
İlhak edilen Ukrayna toprakları dahil edilmemiştir.
• Su (%)
%13[3] (bataklıklar dahil)
Nüfus
• 2022 tahminî
147,182,123 (9.)
• Yoğunluk
8,4/km2 (225.)
GSYİH (SAGP) 2021 tahminî
• Toplam
4,328 trilyon $[4] (6.)
• Kişi başına
29.485 $[4] (50..)
GSYİH (nominal) 2021 tahminî
• Toplam
1,711 trilyon $[4] (11.)
• Kişi başına
11.654 $[4] (59.)
Gini (2018) ▲ 37.5[5]
orta · 98.
İGE (2019) artış 0.824[6]
çok yüksek · 52.
Para birimi Rus rublesi (RUB)
Zaman dilimi UTC+2 – +12
Tarih formatı gg.aa.yyyy
Trafik akışı sağ
Telefon kodu +7
ISO 3166 kodu RU
İnternet alan adı 2009
Rusya, resmî adıyla Rusya Federasyonu (Rusça: Росси́йская Федера́ция, romanize: Rossiyskaya Federatsiya), Kuzey Avrasya’da bulunan, federal yarı başkanlık tipi cumhuriyetle yönetilen bir ülkedir.[7] Kuzeybatıdan güneydoğuya Rusya; Norveç, Finlandiya, Estonya, Letonya, Litvanya, Polonya (ikisi birden Kaliningrad Oblastı ile), Belarus, Ukrayna, Gürcistan, Azerbaycan, Kazakistan, Çin, Moğolistan ve Kuzey Kore ile komşudur. Deniz sınırı olarak Ohotsk Denizi ile Japonya, Bering Boğazı ile bir ABD eyaleti olan Alaska ve Karadeniz ile Türkiye ile de komşudur. 17.098.246 km², ilhak edilen bölgelerle beraber 17.234.135 km²’lik[8] yüzölçümü ile Dünya’nın en geniş ülkesidir[9] ve Dünya yaşam alanının sekizde birini kapsar. Rusya aynı zamanda 2024 yılı itibarıyla 146,1 milyon nüfusu[10] ile dünyanın en kalabalık dokuzuncu ülkesidir. Kuzey Asya’nın tamamına ve Doğu Avrupa’nın büyük bir kısmına uzanan Rusya, dokuz saat dilimine yayılır ve üzerinde çok çeşitli çevre ve yer şekilleri bulunur.
Rusya’nın tarihi 3. ve 8. yüzyıllar arasında Avrupa’da tanınan bir grup olarak ortaya çıkan Doğu Slavları ile başlamaktadır.[11] 9. yüzyılda Varegler tarafından kurulan ve yönetilen Orta Çağ Kiev Rus Devleti ortaya çıktı. 988 yılında Bizans İmparatorluğu’ndan Ortodoks Hristiyanlık kabul edilerek, sonraki milenyum için Rus kültürü, tanımlanan Bizans ve Slav kültürlerinin sentezi başladı.[12] Daha sonra Kiev Knezliği bir dizi küçük devlet hâlinde parçalandı ve topraklarının çoğunluğu Moğollar tarafından istila edilip Altın Orda Devleti’nin kolları hâline geldi.[13] 15. yüzyılda Altın Orda Devleti’nin iyice zayıflamasıyla birlikte, bağımsızlığını ilan eden Rus prenslikleri yavaş yavaş yeniden birleşerek Moskova Knezliği’ni kurmuş ve Kiev Knezliği’nin kültürel ve siyasi mirasının ardılı olmuştur. 18. yüzyıla gelindiğinde, büyük ölçüde fetih, ilhak ve keşif yoluyla Avrupa’da Polonya’dan Kuzey Amerika’da Alaska’ya kadar uzanan tarihin en büyük üçüncü imparatorluğu olan Rus İmparatorluğu hâline gelmiştir.[14][15]
1917 Ekim Devrimi’nden sonra Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti, dünyanın ilk anayasal sosyalist devleti ve II. Dünya Savaşı’nda Müttefiklerin zaferinde belirleyici bir rol oynayan[16][17] tanınmış bir süper güç olan Sovyetler Birliği’nin en büyük ve önde gelen kurucusu olmuştur.[18] Sovyetler döneminde Dünya’nın ilk yapay uydusu ve ilk insanlı uzay uçuşu dahil olmak üzere, 20. yüzyılın en önemli teknolojik başarılarından bazıları gerçekleştirildi. Rusya Federasyonu, Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından 1991’de kurulmuştur ve SSCB’nin ardılı olarak tanınmaktadır.[19]
Uluslararası alanda, Rusya demokrasi, insan hakları ve basın özgürlüğü ölçümlerinde en düşük sıralanan ülkeler arasında yer alır; ülkede aynı zamanda yüksek düzeyde yolsuzluk bulunmaktadır. Rusya ekonomisi, nominal GSYİH’e göre dünyanın en büyük dokuzuncu ve satın alma gücü paritesine göre altıncı büyük ekonomisidir. Rusya dünyanın en büyük maden ve enerji kaynaklarından birine sahiptir[20] ve Dünya’nın en büyük petrol ve doğalgaz üreticilerindendir. Rusya, tanınmış beş nükleer silahlı devletten biridir ve Dünya’nın en büyük kitle imha silah stoklarına sahiptir.[21] Ayrıca büyük güçlerden biri olup BM ve BMGK’nin daimi üyesi, G20, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği, Şanghay İşbirliği Örgütü, Avrasya Ekonomi Topluluğu, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı ve Dünya Ticaret Örgütü üyesi ve Bağımsız Devletler Topluluğu’nun önde gelen üyesidir.
Köken bilimi
Ana maddeler: Rus (halk) ve Rus (isim)
Rusya adı Doğu Slavları’nın çoğunlukla yaşadığı bir Orta Çağ devleti olan Rus devletinden türetilmiştir. Ancak, bu ad daha sonra tarihte daha da belirginleşmiş ve ülke genellikle sakinleri tarafından “Русская Земля” (Russkaya Zemlya, Rus Ülkesi) adı ile dillendirilmiştir. Bu isimden türeyen diğer devletlerden ayırt edebilmek için, modern tarihte Kiev Rusya’sı denilir. Rus adı, Rus (Русь) devletinin kurucusu olan Varegler’in (muhtemelen İsveç Vikingleri)[22][23] bir grubu olan Rus halkından gelmektedir.
Rus adının eski Latince hali olan Rutenya, çoğunlukla Katolik Avrupa’ya komşu olan Rus bölgesinin batı ve güney bölgelerine denilmiştir. Ülkenin şimdiki adı olan Россия (Rossiya), Rus isminin Yunanca hali olan ve aynı zamanda Kiev Rusya’sının Bizans İmparatorluğu tarafından söylenimi olan Ρωσία (Rosia) kelimesinden gelmektedir.[24]
Tarihçe
Ana madde: Rusya tarihi
Erken tarih
Ayrıca bakınız: Avrasya göçebeleri, İskitya, Bosporan Krallığı, Gotlar, Hazarlar ve Doğu Slavları
Kurgan hipotezi’ne göre Güney Rusya Hint-Avrupa halkları’nın urheimatıdır.
Tarih öncesi zamanlarda Güney Rusya’nın geniş bozkırları göçebe kabilelerin vatanıydı.[25] Bu bozkır uygarlıklarının kalıntıları İpatovo,[25] Sintaşta,[26] Arkaim[27] ve Pazırık[28] gibi yerlerde keşfedilmiş olup, göçebe şeklindeki yaşamın önemli bir özelliği olan atlı savaşların bilinen en eski izlerini taşımaktadır.
Klasik antik dönemde, Pontus-Hazar Bozkırı İskitya olarak biliniyordu. MÖ 8. yüzyılda, Antik Yunan tüccarlar Tanais ve Fanagoria’da kendi ticaret merkezi medeniyetini getirdi.[29] MS 3. ve 4. yüzyıllarda Oium’da yarı-efsanevi bir Gotik krallık olan Güney Rusya’da Hunlar tarafından işgal edildi. MS 3. ve 6. yüzyılları arasında, Yunan kolonileri arasında başarılı bir Hellenistik yönetim olan Bosporan Krallığı,[30] Hunlar ve Avrasya Avarları gibi savaşçı kabileler tarafından yönetilen göçebe saldırıları tarafından yıkılmıştır.[31] Bir Türk halkı olan Hazarlar, 10. yüzyıla kadar Hazar ve Karadeniz arasındaki alt Volga havzasında bozkırlara hükmetmiştir.[32]
Modern Rusların ataları, bazı akademisyenler tarafından anavatanlarının Pinsk Bataklığı’ndaki ağaçlık alanlarda olduğu düşünülen Slav kabileleridir.[33] Doğu Slavlar biri Kiev’den günümüz Suzdal ve Murom’a doğru, diğerleri de Polotsk’tan Novgorod ve Rostov’a doğru hareket ederek yavaş yavaş iki dalga hâlinde Batı Rusya’ya yerleşmiştir. 7. yüzyıldan itibaren, Doğu Slavlar Batı Rusya’da nüfusun çoğunluğunu oluşturmuş[34] ve yavaş ancak barışçıl bir şekilde Merya, Muromyalı ve Meşçera gibi yerel Fin-Ugor halkları asimile olmuşlardır.
Kiev Knezliği
Ana madde: Kiev Knezliği
11. yüzyıl’da Kiev Knezliği
9. yüzyılda ilk Doğu Slav devletlerin kurulması, Baltık Denizi bölgesinden Varegler’in, tüccarlar, savaşçılar ve yerleşimcilerin gelmesi ile denk gelmiştir. Öncelikle bu gelenler doğu Baltık’tan, Karadeniz ve Hazar Denizi’ne doğru uzanan su yolları üzerinden gelen İskandinavya kökenli Vikingler idi.[35] Nestor Kroniği’ne göre, Rurik adında Rus halkından bir Varegli, 862 yılında Novgorod hükümdarı seçildi. 882 yılında önceden Hazarlar’a haraç veren halefi Oleg, güneyden girerek Kiev’i fethedip,[36] Kiev Knezliği’ni kurdu. Oleg, Rurik’in oğlu İgor ve İgor’un oğlu I. Svyatoslav sonradan tüm yerel Doğu Slav kabilelerini Kiev hükümdarlığına bağlayıp, Hazar Kağanlığı’nı yıkmış ve Bizans ve Persler’e karşı çeşitli askeri seferler başlattı.
10. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar Kiev Knezliği Avrupa’nın en büyük ve en müreffeh ülkelerinden biri hâline geldi.[37] Büyük Vladimir (980-1015) ve oğlu Bilge Yaroslav (1019-1054) döneminde Kiev Altın Çağı’nı yaşamış olup, o dönemde Bizans’tan Ortodoks Hristiyanlık kabul edildi ve ilk Doğu Slav yazılı kanunu olan Russkaya Pravda oluşturuldu.
11. ve 12. yüzyıllarda, Kıpçaklar ve Peçenekler gibi göçebe Türk boyları tarafından sürekli yapılan akınlar Slav nüfusun büyük oranda özellikle Zalesye olarak bilinen daha kuzeyde güvenli yoğun ormanlık bölgelerine göçüne neden oldu.[38]
Kiev Knezliği’nin Hıristiyanlaşması, Klavdı Lebedev.
Feodalizm ve ademi merkeziyetçilik çağında Kiev Knezliği’ne hüküm süren Rurik Hanedanı üyeleri arasındaki mücadele damgasını vurdu. Kiev’in hakimiyeti, kuzey doğusunda yer alan Vladimir-Suzdal, kuzey-batısındaki Novgorod Cumhuriyeti ve güney batısındaki Galiçya-Volınya Prensliği’nin lehine azaldı.
1237-40 arasında Moğol istilası,[39] Kiev Knezliği’ne son darbeyi vurarak yıkılmasına[40] ve nüfusunun yarısını kaybetmesine yol açtı.[41] Daha sonra kurulan Türk-Moğol devleti olan Altın Orda Devleti, Rus prensliklerini hakimiyeti altına alarak iki yüzyıl boyunca Rusya’nın güneyine ve merkezine hükmetti.[42]
Sonunda, Lehistan-Litvanya Birliği tarafından asimile edilen Galiçya-Volınya, Moğolların hakimiyetindeki Vladimir-Suzdal ve Novgorod Cumhuriyeti, Kiev çevre üzerinde iki bölge, modern Rus ulusu için temel oluşturmuştur.[12] Pskov ile birlikte Novgorod Moğol boyunduruğu’nda bir süre boyunca özerk bir dereceye kadar korunur ve büyük ölçüde ülkenin geri kalanını etkileyen zulümleri bağışlanmış oldu. Prens Aleksandr Nevski’nin önderliğinde, Novgorodlular 1240 yılında Neva Muharebesi’nde işgalci İsveçlileri püskürttü ve bunun yanı sıra 1242 yılında Peipus Gölü Savaşı’nda da Töton Şövalyeleri’nin Kuzey Rusya’yı kolonize etme girişimini de engelledi.
Moskova Knezliği
Ana madde: Moskova Knezliği
Kulikovo Savaşı öncesinde Sergey Radonejski Aziz Sergius Teslis Lavrası’nda Dmitri Donskoy’u kutsarken, Ernst Lissner.
Kiev Knezliği’nin en güçlü halefi olan Moskova Knezliği, başlangıçta Vladimir-Suzdal’ın bir parçası iken hala Moğol-Tatar etkisi altında ve onların göz yummasıyla 14. yüzyılın başında Orta Rusya’da nüfuz elde etmeye etmeye ve yavaş yavaş Rus topraklarının birleşmesi ve Rusya’nın genişleme sürecinde ana öncü güç hâline geldi.
Bu zor günlerdi çünkü sık sık Moğol-Tatar baskınları yaşanıyordu ve Küçük Buz Çağı’nın başında tarım mahvolmuştu. Ayrıca Avrupa’nın geri kalanında olduğu gibi 1350 ve 1490 yılları arasında her beş ya da altı yılda bir veba salgını yaşanıyordu. Bununla birlikte, daha düşük nüfus yoğunluğu ve ıslak buhar banyosu olan Rus banyosu’nın yaygın kullanımı[43] gibi daha iyi hijyen koşullarından, dolayı nüfus kaybı Batı Avrupa’daki kadar şiddetli değildi.[44]
Moskova Prensi Dmitri Donskoy’un önderliğinde ve Rus Ortodoks Kilisesi’nin yardımıyla, Rus prensliklerinin birleşik ordusu 1380 yılında Kulikovo Muharebesi’nde Moğol ve Tatar ordularını yenilgiye uğrattı. Moskova Knezliği giderek yavaş yavaş Tver ve Novgorod gibi eski güçlü rakipler dahil olmak üzere çevredeki prenslikleri kendi hakimiyeti altına aldı.
III. İvan (Büyük İvan) sonunda Altın Orda’yı kontrolü altına aldı, Orta ve Kuzey Rusya’yı Moskova’nın hakimiyetinde birleştirmiş ve “Tüm Rusya’nın Hükümdarı” unvanını aldı.[45] 1453 yılında İstanbul’un Fethi’nden sonra, Moskova kendini Doğu Roma İmparatorluğu’nun halefi ilan etti. III. İvan, son Bizans imparatoru XI. Konstantinos’un yeğeni olan Sofia Palaiologos ile evlendi ve Bizans çift başlı kartalını Rusya’nın arması yapmıştır.
Rusya Çarlığı
Ana madde: Rusya Çarlığı
Çar Korkunç İvan, Viktor Vasnetsov
III. Roma fikirlerinin gelişmesiyle, Büyük Dük IV. İvan (“Korkunç”[46]) resmen 1547 yılında Rusya’nın ilk Çarı olarak taç giydi. Çar, yeni bir yasal kanun 1550 Sudebniki çıkardı ve ilk Rus feodal temsil organını Zemski Sobor’u ve kırsal bölgelere yerel öz-yönetimler kurdu.[47][48]
Korkunç İvan’ın uzun saltanatı sırasında, parçalanan eski Altın Orda Devleti’nin yerine kurulan üç Tatar hanlığı olan Kazan, İdil Nehri boyunca uzanan Astrahan ve Güney Batı Sibirya’daki Sibirya Hanlıklarını ilhak ederek zaten büyük olan ülke topraklarını iki katına çıkardı. Böylece 16. yüzyılın sonunda Rusya çokuluslu, çok dinli ve kıtalararası bir devlet hâline geldi.
Ancak Çarlık, Baltık kıyıları ve deniz ticareti için erişimi sağlamak amacıyla Polonya, Litvanya ve İsveç koalisyonuna karşı yapılan uzun ve başarısız Livonya Savaşı’yla zayıfladı.[49] Aynı zamanda Altın Orda Devleti’nin kalan tek varisi olan Kırım Hanlığı, Güney Rusya’ya baskınlar düzenledi.[50] 1571 yılında Volga Hanlıkları’nı geri alma çabaları içinde olan Kırım ve Osmanlı müttefikleri, Moskova’yı işgal etti ve Moskova’yı yağmalayıp çevresindeki kasabaları ateşe verdiler.[51] Ancak sonraki yılda Osmanlı ve Kırım Orduları Molodi Muharebesi’nde Ruslar tarafından yenilgiye uğratıldı ve Rusya içine Osmanlı-Kırım genişletme tehdidi sonsuza kadar ortadan kaldırıldı. Ancak Kırım Hanlığı’nın 17. yüzyıla kadar süren baskınları nedeniyle Güney Rusya genelinde Zaseçnaya çerta gibi yeni savunma hatları inşa edilerek sürekli yapılan akınların erişilebilirlik alanı daraltıldı.
Moskova’da Minin ve Pojarski Anıtı
1598 yılında İvan’ın oğullarının ölümü antik Rurik Hanedanı’nın sonu, 1601-03 Rusya Kıtlığı’nın[52] sonucunda çıkan iç savaş, 17. yüzyılın başında dış müdahaleler, köylü ayaklanmaları ve taht kavgalarıyla bilinen Karışıklık Dönemi’ne yol açtı.[53] Lehistan-Litvanya Birliği Moskova dahil olmak üzere Rusya’nın bir bölümünü işgal etti. 1612 yılında Leh kuvvetleri iki ulusal kahraman olan tüccar Kuzma Minin ve Prens Dmitri Pojarski liderliğindeki Rus gönüllü kolordusu karşısında çekilmek zorunda kaldılar. Romanov Hanedanı, Zemski Sobor kararı ile 1613 yılında tahta geçmiş ve ülke krizden kademeli olarak toparlanmaya başlamıştır.
Rusya, 17. yüzyılda boyunca Kazaklar çağında sınırlarını genişletmeye devam etti. Kazaklar, korsanlar ve Yeni Dünya öncülerine benzeyen askeri topluluklar hâlinde organize savaşçılardı. 1648 yılında, Leh egemenliğinin sosyal ve dini baskısı altında yaşayan Ukrayna köylüleri Hmelnitski Ayaklanması sırasında Lehistan-Litvanya Birliği’ne karşı isyan eden Zaporojya Kazakları’na katıldı. 1654 yılında Ukrayna lideri Bogdan Hmelnitski, Rus Çarı I. Aleksey’in himayesi altında Ukrayna’ya yerleşmek için teklifte bulundu. I. Aleksey’in bu teklifi kabul etmesi 1654-1667 Rus-Lehistan Savaşı’na neden oldu. Son olarak Ukrayna, Dinyeper Nehri boyunca batısında batı kıyısı Polonya egemenliği altında ve doğusunda doğu kıyısı ve Kiev Rus hakimiyeti altında olmak üzere ikiye bölündü. Daha sonra 1670-1671 yıllarında Don Kazakları, Stenka Razin’in liderliğinde Volga Bölgesi’nde büyük bir isyan çıkardıysa da Çarın askerleri isyancıları yenmiştir.
Doğuda ise çoğunlukla Kazaklar’ın önderliğinde kıymetli kürkler ve fildişi avcılığı için Sibirya’nın büyük topraklarını hızla keşif ve fethine başlandı. Rus kaşifler doğuyu öncelikle Sibirya Nehir Rotaları boyunca keşfettiler ve 17. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Doğu Sibirya’da, Çukçi Yarımadası’nda, Amur Nehri boyunca ve Pasifik kıyılarında Rus yerleşimleri bulunmaktaydı. 1648 yılında Asya ve Kuzey Amerika arasındaki Bering Boğazı ilk kez Fedot Popov ve Semyon Dejnyov tarafından geçildi.
Rusya İmparatorluğu
Ana madde: Rusya İmparatorluğu
I. Petro, Rusya’nın ilk imparatorudur.
I. Petro döneminde Rusya, 1721 yılında bir imparatorluk ve bir dünya gücü hâline geldi. 1682’den 1725’e kadar olan hükümdarlığı süresince, Petro Büyük Kuzey Savaşı’nda İsveç’i yenerek, daha önce Karışıklık Dönemi’nde kaybedilen Batı Karelya ve İngriya’nın,[54] yanı sıra Estonya ve Livonya’yı da alarak, deniz ve deniz ticaretinde Rusya’nın batı kıyılarına erişimini sağladı.[55] I. Petro, Baltık Denizi kıyısında daha sonra Rusya’nın batıya açılan penceresi olarak adlandırılacak olan yeni başkent Sankt-Peterburg’u kurdu. I. Petro’nun reformları, Rusya’ya Batı Avrupa’nın önemli kültürel etkilerini getirdi.
I. Petro’nun kızı olan Elizaveta’nın 1741-62 yılları arasındaki hükümdarlığı döneminde Rusya 1756-63 Yedi Yıl Savaşı’na katılmıştır. Bu savaş sırasında Rusya bir süreliğine Doğu Prusya’yı ve hatta Berlin’i de ilhak etti. Ancak, Elizaveta’nın ölümünden sonra bütün bu fetihler Prusya yanlısı III. Petro tarafından Prusya Krallığı’na geri iade edildi.
1762-1796 yıllarında hüküm süren II. Katerina, Rus Aydınlanma Çağı’nın önderliğini yaptı. II. Katerina, Lehistan-Litvanya Birliği üzerinde Rus siyasi kontrolünü genişletmiş ve Lehistan’ın bölünmesi esnasında topraklarının büyük bir kısmını ilhak etmiş, böylece Rusya’nın sınırları Orta Avrupa’ya kadar uzanmıştı. Güneyde ise Osmanlı İmparatorluğu’na karşı başarılı bir savaş sonrasında, Kırım Hanlığı’nı da yenerek sınırlarını Karadeniz’e kadar uzatmıştır. Osmanlılara karşı aldığı zaferlerin bir sonucu olarak 19. yüzyılın başlarında Transkafkasya’da önemli topraklar kazandı.[56][57] Bu durum I. Aleksandr’ın 1809 yılında zayıflamış İsveç Krallığı’ndan Finlandiya’yı ve 1812’de Osmanlılardan Besarabya’yı da alarak devam etti. Aynı zamanda Ruslar Alaska’yı da fethetmiş ve Kaliforniya’da Fort Ross gibi yerleşim yerleri kurmuşlardır.
1803-1806 yıllarında ilk Rus devrialemi gerçekleştirilmiş olup, daha sonra bunu diğer önemli Rus deniz keşif seferleri izledi. 1820 yılında Fabian Gottlieb von Bellingshausen Antarktika kıtasının keşfetti.
1866 yılında Rusya İmparatorluğu’nun sınırları ve etki alanları
Rusya, çeşitli Avrupa ülkeleri ile ittifak kurarak Napolyon Fransası’na karşı savaştı. 1812 yılında Napolyon, Rusya Seferi sırasında gücünün doruğunda iken soğuk General Kışı birlikte inatçı bir direniş sonucu ağır bir hezimete uğradı ve pan-Avrupa Grande Armée’nin %95’ten fazlası öldü.[58] Mihail Kutuzov ile Barclay de Tolly liderliğindeki Rus ordusu Napolyon’u ülkeden çıkarıp Altıncı Koalisyon Savaşı’yla Avrupa’ya sürdü ve sonunda Paris’e girdi. I. Aleksandr, Napolyon sonrası Avrupa haritasının tanımlandığı Viyana Kongresi’nde Rus heyetine başkanlık etti.
Napolyon Savaşı subayları Rusya’ya liberalizm fikrini getirdi ve 1825 Aralıkçılar İsyanı sırasında Çarın yetkilerini azaltılması için çalıştı. I. Nikolay’ın (1825-55) muhafazakâr saltanatı sonunda Rusya zirve döneminde Avrupa’daki gücü ve etkisi Kırım Savaşı yenilgisi ile kesintiye uğramıştır. 1847 ve 1851 yılları arasında Rusya’yı kasıp kavuran Asya kolera dalgası yaklaşık bir milyon kişinin ölümüne neden oldu.[59]
Nikolay’ın halefi olan II. Aleksandr (1855-81) döneminde 1861 köylü reformu da dahil olmak üzere ülkede önemli değişiklikler yaşandı. Bu Büyük Reformlar ülke sanayisini geliştirdi ve Rus ordusunu modernize ederek 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’yla Bulgaristan’ı Osmanlı egemenliğinden çıkardı.
19. yüzyılın sonlarında Rusya’da çeşitli sosyalist hareketlerin yükselişi görüldü. II. Aleksandr, 1881 yılında devrimciler tarafından öldürüldü ve oğlu III. Aleksandr’ın (1881-94) saltanatı daha az liberal ancak daha barışçıl geçmiştir. Son Rus İmparatoru II. Nikolay (1894-1917) döneminde Japonya yenilgisi ve Kanlı Pazar olayları sonucu çıkan 1905 Devrimi önlenemedi. Ayaklanma bastırıldı ancak hükûmet ifade ve toplanma özgürlükleri verilmesi, siyasi partilerin yasallaştırılması ve seçilmiş bir yasama organı olan Devlet Duması’nın oluşturulması dahil olmak üzere önemli reformları kabul etmek zorunda kaldı. Sibirya’ya göç 20. yüzyılın başlarında özellikle Stolipin’in tarım reformu sırasında hızla artmıştır. 1906 ve 1914 yılları arasında dört milyondan fazla yerleşimci bu bölgeye geldi.[60]
1914 yılında Rusya, Avusturya-Macaristan’ın kendi müttefiki olan Sırbistan’a savaş ilanına tepki olarak I. Dünya Savaşı’na girdi ve birden fazla cephede Üçlü İtilaf müttefiklerinden izole olarak savaştı. 1916 yılında Rus Ordusu Brusilov Saldırısı ile Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ordusunu neredeyse tamamen imha etti. Ancak, yüksek kayıplar, yolsuzluk ve ihanet söylentileri, rejimin zaten mevcut kamu güvensizliği savaşın yükselen maliyetleri ile derinleşti. Bütün bunlar 1917 Rus Devrimi için zemin oluşturmuştur.
Şubat Devrimi ile II. Nikolay tahttan indirildi ve ailesi ile birlikte daha sonra Rus İç Savaşı’nda infaz edildi. Monarşinin yerini kendisini Geçici Hükûmet ilan eden siyasi partilerden oluşan titrek bir koalisyon aldı. Bununla birlikte işçi ve köylülerin sovyet olarak adlandırılan demokratik olarak seçilmiş konseyler aracılığıyla Sankt-Peterburg Sovyeti olarak adlandırılan alternatif bir sosyalist temsil organı kuruldu. Yeni yönetim ülkedeki sorunları çözmek yerine ülkedeki krizi ağırlaştırmıştır. Sonunda Bolşevik lider Vladimir Lenin’in önderliğinde Ekim Devrimi’nde, Geçici Hükûmet devrildi ve dünyanın ilk sosyalist devleti kuruldu.
Sovyetler Birliği
Ana madde: Sovyetler Birliği
Erken Sovyet döneminin simgeleri: Tatlin Kulesi projesi ve dev İşçi ve Çiftçi Kadın Heykeli heykel grubu.
1917 Ekim Devrimi ile iktidara gelen Bolşevikler Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’ni kurdu. Bolşevikler iktidara geldikleri gibi ilk iş olarak Rusya’nın I. Dünya Savaşı’ndan çekildiğini ilan ettiler. Ardından ülkede bir dizi reform hareketlerine başladılar.
1918 yılında ülkede anti komünist Beyaz Ordu’nun saldırılarıyla iç savaş başladı. Sovyet rejimine bağlı Kızıl Ordu ile Çar destekçisi Beyaz Ordu arasında yaşanan iç savaş ülkede büyük bir yıkıma yol açtı. Bolşevikler I. Dünya Savaşı sırasında İttifak Devletleri ile olan düşmanlıklarını sona erdiren Brest-Litovsk Antlaşması’nı imzalayarak Ukrayna, Polonya, Baltık devletleri ve Finlandiya’nın bağımsızlığını kabul ettiler.
Rusya’nın Brest-Litovsk Antlaşması’nı imzalamasının hemen ardından İtilaf Devletleri, anti komünist güçlere destek amacıyla başarısız bir askeri müdahalede bulundular. Birleşik Krallık, Fransa ve ABD Beyaz Ordu’ya maddi yardımda bulunurken asker sevkiyatı da yapmış ve Beyaz Terör’ün katliamlarında işbirlikçi olmuşlardır. Bolşevikler ve Beyaz hareket, birbirlerine karşı Kızıl Terör ve Beyaz Terör olarak bilinen sürgün ve infaz kampanyalarını yürütmüşlerdir. İç savaşın sonucunda Rus ekonomisi ve altyapısı ağır hasar görmüş ve milyonlarca Beyaz göçmen ülkeden kaçmıştır.[61]
Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin 30 Aralık 1922’de Transkafkasya SSC., Ukrayna SSC., Belarus Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ve Orta Asya cumhuriyetleri ile birlikte imzaladığı Sovyetler Birliği Kuruluş Antlaşması’yla Sovyetler Birliği (kısaca Sovyetler Birliği veya SSCB) resmen kuruldu.
1924’te Lenin’in ölümünden sonra, Sovyetler Birliği’ni troyka yönetmeye başladı. Ancak 1922’de Komünist Parti Genel Sekreterliği’ne seçilen Yosif Stalin, Merkez Komite’de önemli bazı kişilerin desteğini alarak muhaliflerini bertaraf etti. Dünya devriminin ana savunucusu olan Lev Troçki, 1929’da Sovyetler Birliği’nden sürgün edildi ve Stalin’in fikri olan Tek ülkede sosyalizm devlet politikası olarak benimsendi. Bolşevik parti içinde sürekli iç mücadele Büyük Temizlik adı verilen 1937-38 yıllarında aralarında kurucu parti üyeleri ve darbe ile suçlanan askeri liderler de dahil olmak üzere binlerce kişinin idam edildiği kitlesel baskılar ile sonuçlandı.[62]
Stalin liderliğindeki hükûmet, planlı ekonomiyi başlatarak ülkenin kırsal kesimini önemli ölçüde sanayileştirdi ve tarımı kolektifleştirdi. Bu dönemde yaşanan hızlı ekonomik ve sosyal değişimler sırasında Çarlık döneminde geniş topraklara hakim olan toprak aristokratları kolektifleştirmeye karşı gelmelerinden dolayı çalışma kamplarına gönderildi.[63]
Ülkede özellikle Ukrayna’da toprakların kolektifleştirilmesine karşı çıkan toprak aristokratlarının sabotaj ve isyan faaliyetleri tarımsal üretimin düşmesine sebep oldu.[64] Ancak ağır bir bedel ödendiyse de, Sovyetler Birliği kısa bir sürede büyük ölçüde tarımsal ekonomiden önemli bir sanayi gücüne dönüştü.
Adolf Hitler’in Avusturya ve son olarak Çekoslovakya’nın ilhakına karşı Birleşik Krallık ve Fransa’nın yatıştırma politikası Nazi Almanyası’nı cesaretlendirdi ve Sovyetler Birliği’ne tehdit hâline geldi. Aynı zaman zarfında Nazi Almanyası, Uzak Doğu’da SSCB ile rakip olan ve 1938-1939 yılındaki Sovyet-Japon sınır çatışmaları ile açık bir düşmanı hâline gelen olan Japon İmparatorluğu ile ittifak kurdu.
Ağustos 1939’da, Birleşik Krallık ve Fransa ile Nazi karşıtı bir ittifak kurma girişimlerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından Sovyet hükûmeti, iki ülke arasındaki saldırmazlık vaadi ve Doğu Avrupa’da kendi nüfuz alanlarının bölüştürülmesi için Molotov-Ribbentrop Paktı ile Almanya ile ilişkileri geliştirmeye karar verdi. Hitler Polonya, Fransa ve diğer ülkeleri işgal ederek II. Dünya Savaşı’nı başlatırken, SSCB’nin eski Rusya İmparatorluğu’nun bazı topraklarında hak iddia etmesi Polonya’nın işgali, Kış Savaşı ve Baltık devletlerinin işgali ile sonuçlandı.
22 Haziran 1941’de Nazi Almanyası, insanlık tarihinin en büyük ve güçlü işgal kuvveti[65] ile II. Dünya Savaşı’nın en büyük cephesini kurup Sovyetler Birliği’ne savaş açarak saldırmazlık paktını çiğnedi. Başta Alman ordusu her yerde başarılı olmasına rağmen, saldırıları Moskova Muharebesi’nde durduruldu. Daha sonra, Almanlar ilk olarak 1942-1943 kışında Stalingrad Muharebesi’nde[66] ve daha sonra 1943 yazında Kursk Muharebesi’nde büyük yenilgiler aldı. Almanlar diğer bir yenilgiyi şehrin tamamen Alman ve Fin kuvvetleri tarafından 1941-1944 yılları arasında ablukası altında açlık ve bir milyondan fazla kişinin ölmesine rağmen teslim olmaması sonucunda Leningrad Kuşatması’nda aldı.[67] Stalin’in yönetimi ve Georgi Jukov ve Konstantin Rokossovski gibi komutanların önderliğinde Sovyet güçleri Doğu Avrupa’yı 1944-45’te geri aldı ve Mayıs 1945’te Berlin’i ele geçirdi. Ağustos 1945’te Kızıl ordu, Japon güçlerini Çin’e bağlı Mançukuo ve Kuzey Kore’den atarak, Japonya’daki müttefik zaferine katkıda bulunmuştur.
II. Dünya Savaşı’nın 1941-1945 dönemi Rusya’da Büyük Vatanseverlik Savaşı olarak bilinmektedir ve bu savaş sırasında Sovyet askeri ve sivil ölümleri sırasıyla 10.6 milyon ve 15.9 milyon olup,[68] bu rakamlar tüm II. Dünya Savaşı kayıplarının yaklaşık üçte biriydi. Sovyet ekonomisi ve altyapısı büyük bir yıkıma uğrasa da,[69] Sovyetler Birliği kıtada önemli bir askeri süper güç hâline geldi.
Sputnik 1 dünyanın ilk yapay uydusudur.
Kızıl ordu, savaş sonrasında Doğu Almanya dahil olmak üzere Doğu Avrupa’yı işgal etti. Daha sonra bu devletlerde sosyalist hükûmetler kuruldu ve Doğu Bloku’nun uydu devletleri hâline geldi. Sovyetler Birliği dünyanın ikinci nükleer silahlı güç hâline gelerek ve Doğu Bloku ülkeleri ile Varşova Paktı’nı kurarak ABD ve NATO’ya karşı Soğuk Savaş olarak da bilinen küresel hakimiyet mücadelesi içine girdi. Sovyetler Birliği yeni kurulan Çin ve Kuzey Kore ve daha sonra Küba dahil olmak üzere dünya çapındaki devrimci hareketleri desteklemiştir. Ayrıca Sovyet kaynakları önemli miktarlarda diğer sosyalist devletlere yardım olarak tahsis edilmiştir.[70]
Stalin’in ölümü ve kolektif liderlikten kısa bir süre sonra, yeni lider Nikita Kruşçev Stalin’in kişisel kültünü kınadı ve destalinizasyon politikasını başlattı. Cezai çalışma sisteminde değişikliğe gidildi ve birçok siyasi mahkûm serbest bırakıldı ve itibarı iade edildi.[71] Bu baskıcı politikaların azaltılması daha sonradan Kruşçev Çözülümü olarak tanındı. Aynı zamanda Küba’ya Sovyet füzeleri ve Türkiye’ye Amerikan Jupiter füzeleri konuşlandırılması ABD ile gerginlikleri artırmıştır.
1957’de Sovyetler Birliği dünyanın ilk yapay uydusu olan Sputnik 1’i fırlatarak Uzay Çağı’nı başlattı. Rus kozmonot Yuri Gagarin, Vostok 1 ile 12 Nisan 1961 tarihinde uzaya çıkan ilk insan oldu.
Kruşçev döneminde dünya genelinde sosyalizmin yayılması ile Sovyetler Birliği’nin müttefik sayısı arttı. 1959’da Küba, 1960’larda Vietnam sosyalist devletleri kuruldu. Ancak bu durum batılı devletler ile Sovyetler Birliği arasında çatışma riskinin yaşanmasına sebep oldu.
Ronald Reagan ve Mihail Gorbaçov müzakere yaparken.
1964 yılında Hruşçov’un istifa etmesini takiben, Leonid Brejnev’in Komünist Parti Genel Sekreteri, Kosigin’in hükûmet başkanı olduğu yeni bir kolektif liderlik dönemi başladı. 1965 Kosigin reformu ile Sovyet ekonomisinin kısmen yerelleştirilmesi ve ağır sanayi ve silahtan hafif sanayi ve tüketim mallarına kaydırılması hedeflendi. Ancak reformlar kısmen ve bazı maddeleri reddedilerek uygulandı.
1979 yılında Afganistan’da gerçekleşen komünist devrim sonrasında ABD destekli Taliban askerlerinin hükûmeti devirme çabası üzerine Sovyet kuvvetleri yeni rejimin isteği ile bu ülkeye girdi. Bu askerî müdahale ekonomik kaynakların israfına ve anlamlı olmayan politik sonuçlara neden oldu. Uluslararası muhalefet, ABD tarafından desteklenen dirençli Sovyet karşıtı gerilla savaşı ve Sovyet vatandaşlarının destek eksikliği sonucunda Sovyetler Birliği 1989 yılında Afganistan’dan çekildi.
1985 yılından itibaren ekonomik sistemde liberal reformları hayata geçirmek isteyen Komünist Parti Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov, iktisadi alanda serbestlik getirmek ve hükûmeti demokratikleştirmek için glasnost (açıklık) ve perestroyka (yeniden yapılanma) politikalarını başlattı. Ancak bu politikalar ekonominin iflasına sebep oldu. Bu durum ülkede protestoların ve milliyetçi, ayrılıkçı hareketlerin yükselişine yol açtı. 1991 yılına kadar dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Sovyet ekonomisi,[72] son yıllarında marketlerde mal sıkıntısı, büyük bütçe açıkları ve para arzının neden olduğu enflasyonun hızlı yükselmesi gibi sorunlarla karşı karşıya gelmiştir.[73]
1991 itibarıyla, ekonomik ve siyasi çalkantılar sonucunda Baltık cumhuriyetleri birlikten ayrılmaya başladı. 17 Mart 1991’de düzenlenen yenilenmiş birlik referandumunda (Sovyetler Birliği Referandumu 1991) halkın % 77’si Sovyetler Birliği’nin korunması lehine oy verdi. Bu referandum sonuçlarına göre 20 Ağustos’ta Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile diğer Sovyet cumhuriyetleri arasında yenilenmiş birlik antlaşması yapılacaktı. Ancak 19 Ağustos 1991’de KGB başkanı, bazı hükûmet üyeleri ve generaller tarafından Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’u devirme amaçlı başarısız darbe girişimi antlaşmanın iptal edilmesine sebep oldu. Darbe antlaşmaya imza atmayı kabul eden 11 cumhuriyette tedirginlik yarattı ve ayrılığa gitmelerine sebep oldu.
8 Aralık 1991’de Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin ile Ukrayna ve Belarus Devlet Başkanları Minsk’te bir araya gelerek Sovyetler Birliği’ni dağıttıklarını bildirdiler. 25 Aralık 1991’de Mihail Gorbaçov istifa ettiğini açıkladı ve Kremlin’de dalgalanan Kızıl Bayrak indirilerek yerine Rus bayrağı çekildi. Böylece Sovyetler Birliği 25 Aralık 1991’de resmen dağıldı.
Rusya Federasyonu
Ana madde: Rusya Federasyonu tarihi
Haziran 1991 yılında, Boris Yeltsin aynı yılın Aralık ayında bağımsız Rusya Federasyonu hâline gelecek olan Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti Devlet Başkanlığına seçilerek Rus tarihinde doğrudan seçilen ilk lider oldu. Sovyetler Birliği sırasında ve dağıldıktan sonra ABD ve IMF tarafından tavsiye edilen özelleştirme ve piyasa ve ticaretin serbestleştirilmesi de dahil olmak üzere “şok terapi” çizgisinde radikal değişiklikler[74] içeren geniş kapsamlı reformlar yapılmıştır. Ancak tüm bunlar büyük bir ekonomik kriz ile sonuçlanmış olup 1990-1995 arasında GSYİH ve sanayi üretiminde %50 düşüş meydana geldi.
Özelleştirmeler ile birlikte işletmelerin kontrolü büyük ölçüde devlet kurumlarından hükûmet ile bağlantıları olan bireylere kaymıştır. Çoğu yeni zengin milyarlarca nakit parayı taşıdı ve ülke dışına büyük bir sermaye kaçışı gerçekleştirdi.[77] Ekonomik sorunlar sosyal hizmetlerin çöküşüne neden oldu ve ülkede doğum oranı aniden düşerken ölüm oranı ise hızla yükselmiştir.[78] Sovyetlerin son yıllarında %1.5 olan yoksulluk seviyesi 1993 ortalarında %39-49’a çıkmıştır.[79] 1990’lı yıllar, yaygın yolsuzluklar, kanunsuzluklar ve suç çeteleri ile şiddet suçunun yükselişi olarak görülmüştür.
1990’larda Kuzey Kafkasya’da yerel etnik anlaşmazlıklar ve ayrılıkçı İslamcı ayaklanmalar şeklinde birçok silahlı çatışma yaşanmıştır. 1990’ların başında Çeçen ayrılıkçılar bağımsızlık ilan etmesi sonucunda isyancı gruplar ile Rus ordusu arasında çatışmaların olduğu kesintili gerilla savaşı yaşanmıştır. Özellikle Moskova tiyatro rehine krizi ve Beslan rehine krizi gibi sivillere yönelik terör saldırıları yüzlerce kişinin ölümüne neden oldu ve dünya çapında dikkat çekmiştir.
Rusya, Sovyetler Birliği’nin dağılışı sırasında nüfusunun yarısı kadar olmasına rağmen Sovyetler Birliği’nin dış borçlarını üstlenmiştir.[80] Yüksek bütçe açıkları 1998 Rusya mali krizine[81] ve GSYİH’in düşüşüne neden oldu.[75]
Boris Yeltsin, Vladimir Putin ve Patrik II. Aleksey ile birlikteyken
31 Aralık 1999 tarihinde Devlet Başkanı Yeltsin beklenmedik bir şekilde istifa etti ve yerine daha sonra 2000 yılındaki başkanlık seçimlerini kazanan Başbakan Vladimir Putin’i atadı. Putin göreve gelmesinden sonra hâlen devam eden Çeçen ayrılıkçılarının isyanını bastıracağına yemin etmiş ve bunu büyük ölçüde başarmıştır. Yüksek petrol fiyatları ve başlangıçta zayıf olan para birimi iç talebin yükselmesini, tüketim ve yatırımlar ile ekonominin dokuz yıl büyümesini, yaşam standartlarının ve Rusya’nın dünya sahnesindeki etkisini artırmasını sağladı.[82] Putin başkanlığı sırasında yapılan birçok reformlar genellikle Batı ülkeleri tarafından anti-demokratik oldukları gerekçesiyle eleştirilse de, Putin’in liderliğinde düzen, istikrar ve ilerlemeye dönüş Rusya’da kendisine yaygın hayranlık kazandırdı.[83]
2 Mart 2008 tarihinde, Dimitri Medvedev Rusya Devlet Başkanı seçilirken, Putin Başbakan olmuştur. Putin, 2012 başkanlık seçimlerinin ardından başkanlığa geri döndü ve Medvedev de Başbakan olarak atandı. Başkan Putin üst üste üçüncü toplamda ise beşinci kere başkan olabilmek için ülkesini 1 Temmuz 2020’de anayasal referanduma götürmektedir.[84]
Merkezileşme ve demokratik gerileme
31 Aralık 1999 tarihinde, Başkan Yeltsin beklenmedik bir şekilde istifa etti ve görevi, yeni atanan başbakan ve halefi Vladimir Putin’e görevini devretti. Putin 2000 yılında başkanlık seçimini kazandı ve İkinci Çeçen Savaşı’nda Çeçenistan’ı yeniden Rusya adına ilhak etti.[85][86][87][88]
Putin, 2004 yılında ikinci dönemini kazandı. Yüksek petrol fiyatları ve yabancı yatırımda artış, Rus ekonomisinin ve yaşam standartlarının önemli ölçüde iyileşmesine neden oldu.[89][90] Putin’un yönetimi, Rusya’yı otoriter bir devlete dönüştürerek istikrarı artırdı. 2008’de Putin, başkanlık görevini devrederken, Dmitry Medvedev bir dönem için seçilerek yasal sınırlamalara rağmen iktidarda kalmaya devam etti; bu dönem “tandemokrasi” olarak tanımlanmıştır.[91][92][93]
Gürcistan ile diplomatik bir krizin ardından, 1-12 Ağustos 2008 tarihleri arasında Rusya’nın Gürcistan’ı işgali gerçekleşti. Rusya Gürcistan’ı işgal ettiği bölgelerde bulunan iki ayrılıkçı devleti tanıdı. Avrupa’da 21. yüzyılın ilk savaşıydı.[94][95]
Ukrayna işgali
İlhaklarının ilan edildiği 30 Eylül 2022 tarihi itibarıyla Ukrayna’nın Rus işgali altındaki bölgeleri
2014 Ukrayna Devrimi’nin ardından Rusya, Kırım’ı ilhak etti ve Rus destekli paramiliterler, Luhansk ve Donetsk oblastlarından oluşan Güneydoğu Ukrayna’nın Donbas bölgesinin bir bölümünü ele geçirerek bölgesel bir savaşa yol açtılar.[96][97] Mart 2021’de Rusya, Ukrayna sınırı boyunca sayıları 190.000’e kadar varan asker ve teçhizat ile büyük bir askerî yığınak yapmaya başladı. Yapılan askerî yığınaklara rağmen Ukrayna’yı işgal etme veya saldırma planları işgalden bir gün öncesine kadar çeşitli Rus hükûmet yetkilileri tarafından inkâr edildi.[98][99][100] 21 Şubat 2022’de Rusya, Donbas’ta tek taraflı olarak bağımsızlıklarını ilan eden Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyeti’ni tanıma kararı aldı.[101] Ertesi gün Rusya Federasyon Konseyi, oybirliğiyle askerî güç kullanımına onay verdi ve Rus birlikleri her iki bölgeye de girdi.[102]
İşgal, 24 Şubat 2022 Moskova saatiyle 06.00 civarında[103] Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in “Ukrayna’nın askerden ve Nazizm’den arındırılması” amacıyla “özel bir askerî operasyon” ilan etmesiyle başladı.[104][105] Putin konuşmasında irredantizmi destekledi,[106] Ukrayna’nın devlet olma hakkına karşı çıktı[107][108] ve yanlış bir şekilde[109] Ukrayna’nın etnik Rus azınlığa zulmeden neo-Naziler tarafından yönetildiğini iddia etti.[110] Konuşmadan dakikalar sonra füzeler ve roketler başkent Kiev de dahil olmak üzere birçok Ukrayna şehrini hedef aldı ve bu hava saldırılarını karada farklı cephelerden işgaller takip etti.[111][112] Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski sıkıyönetim ve seferberlik ilan etti.[113][114] Rus saldırıları başlangıçta Belarus’tan Kiev’e doğru kuzey cephesinden, Harkiv’e doğru kuzeydoğu cephesinden, Kırım’dan kuzeye doğru güney cephesinden ve Luhansk ve Donetsk’ten de güneydoğu cephesinden başlatıldı.[115][116] Rusya’nın Kiev’e doğru ilerleyişi Mart ayında durdu ve Rus birlikleri Nisan ayına kadar kuzey cephesinden geri çekildi. Güney ve güneydoğu cephelerinde Rusya, Mart ayında Herson’u, ardından Mayıs ayında kuşatma sonrasında da Mariupol’u ele geçirdi. 19 Nisan’da Rusya, Donbas bölgesinde yeni bir saldırı başlattı ve Luhansk Oblastı Rus kuvvetleri tarafından 3 Temmuz’a kadar tamamen ele geçirildi.[117] Rus kuvvetleri, cephe hattından uzaktaki hem askerî hem de sivil hedefleri bombalamaya devam etti.[118][119] Ukrayna kuvvetleri Ağustos ayında güneyde ve Eylül ayında kuzeydoğuda karşı taarruzlar başlattı. Kısa süre sonra Rusya, kısmen işgal altındaki güneydoğu Ukrayna’nın ilhakını duyurdu.
İşgal geniş çapta uluslararası kınama aldı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, işgali kınayan ve Rus güçlerinin tamamen geri çekilmesini talep eden bir kararı kabul etti. Uluslararası Adalet Divanı Rusya’ya askerî operasyonları askıya almasını emretti ve Avrupa Konseyi Rusya’yı üyelikten çıkardı. Birçok ülke Ukrayna’ya insani yardım sağladı[120] ve Rusya ile Rusya’nın müttefiki Belarus’a yaptırım uyguladı.[121] Başta Rusya ekonomisi olmak üzere dünya ekonomisi bu geniş çaplı yaptırımlardan etkilendi. Dünyanın dört bir yanında işgale karşı protestolar düzenlendi. Rusya’daki protestolar kitlesel tutuklamalarla ve “savaş” ve “işgal” kelimelerinin yasaklanması da dahil olmak üzere[112][122] arttırılan medya sansürüyle bastırılmaya çalışıldı.[123][124] İşgale yanıt olarak 1000’den fazla şirket Rusya ve Belarus’tan çekildi.[125] Uluslararası Ceza Mahkemesi, 2022 işgalindeki savaş suçları da dahil olmak üzere 2013’ten bu yana Ukrayna’da insanlığa karşı işlenen suçların araştırılması için soruşturma başlattı.[126]
E-posta hesabınız yayımlanmayacaktır.Tüm alanların doldurulması gerekmektedir.